26 Haziran 2010 Cumartesi

Kitap Almanın Verdiği Dayanılmaz Haz :)


Yepyeni kitaplar aldım bugün. Hiç el değmemiş, sayfaları "kitap kokusu" dolu. Açılmayı bekleyen birer hazine her biri benim gözümde.

Kitap almak her zaman bana keyfi vermiştir. Bilhassa kitap seçerken geçirdiğim o dakikalar. Bir kitabı elime almak, evirip çevirip yerine bırakmak, ardından bir başkasını... Bu yüzden de genellikle belli bir kitap almak için gitmem kitapçılara. Hangi yazarın kitabını alacağımı belirlerim bazen o kadar. Çünkü ne kadar çok vakit geçirirsem orda, daha çok keyif alacağımı bilirim.

"Elif Şafak" külliyatını devirmeye çalışıyorum yine. -Geç de olsa- "Aşk"la tanıdığım ve hayran olduğum bir isim. Kemikleşmiş okur kitlesi onu "Aşk"la tanıyanlara sitem ediyor ama bence geç olsun da güç olmasın daha iyi. Zaten kendisi de romanın kolektif bir sanat olmadığını, yani kişisel olduğunu, o yüzden her okuyucunun kitap ve yazarla ilişkisinin farklı zamanlarda başlayacağı, farklı şekillerle devam edeceğini söylüyor. Bu sefer ; geçtiğimiz zamanda adından hayli söz ettiren "Baba ve Piç" ve Nazar Sözlüğü'yle de merakımı çeken "Mahrem"i aldım. "Şehrin Aynaları"nı da büyük bir zevkle okuyorum, bitince de hemen bu iki kitaba başlamayı planlıyorum.

Aldığım bir diğer kitapsa Gülten Dayıoğlu'nun bir nevi otobiyografik kitabı olan "Yaşadıklarım ve Düşlediklerim"... Küçüklüğümden beri severek okuduğum ve hayran olduğum bir yazar Gülten Dayıoğlu. Kardeşime de Gülten Dayıoğlu'nun kitaplarını tavsiye ediyorum şimdilerde. Gerçekten kalemimin güçlenmesinde ve hayal gücümün genişlemesinde önemli bir yer tutuyor Gülten Dayıoğlu. Bu kitapta tüm kitapların yazılış öyküleri bulunuyor. İçindeki kitaplara bir baktım da hemen hemen hepsini okumuşum. Birkaç eksiğim var onları da tamamlayacağım en kısa zamanda. Özellikle gezi kitaplarını almayı kafama koydum. İkisini okumuştum gezi kitaplarının ve çok beğenmiştim. Eminim diğerleri de öyledir. Kitabın kapak tasarımı da çok hoş, Gülten Dayıoğlu'nu yansıtıyor. Gayet keyifli ve hayatın içinden bir kitap olmuş. Doğan Hızlan'ın görüşleri de var kitapla ilgili, kitabın ek kapağında.
Unutmadan şunu da eklemeliyim. Çukurova Kitap Kırtasiye'nin Adana Anadolu Lisesi karşısındaki şubesine çok kereler uğramıştım , ama kitapların olduğu kısma bakmak nasip olmamıştı. İlk defa ordaydım ve gerçekten hayran kaldım. Çok düzenli hazırlanmış, insan aradığını kolayca bulabiliyor.

Kısacası beni çok keyifli günler bekliyor kitaplar açısından."Şehrin Aynaları" hakkında görüşlerimi de en kısa sürede paylaşıcağım.

Edebiyat okyanusunda keyifle kürek çekmeniz dileğiyle...

Kitapla kalın!

Kubilay

2 yorum:

laleninbahcesi dedi ki...

Elif Şafak benim için çok özel bir yazar... tanışma fırsatınıda buldum hatta... sanırsınzı kırk yıllık arkadaşınızla kitap sohbeti yapıyorsunuz...

Gülten Dayıoğlu benimde çocukluk kitaplarımın yazarı...demek ki genç yaşta yazmaya başlamış:)))

Ne güzel ortak bir yanımız var...fıstık tası... bir keyiftir kitap okumak çünkü değil mi??

Kontrast dedi ki...

Öncelikle yorumunuz için teşekkürler.
Yazımda da dediğim gibi Elif Şafak'la tanışmam "Aşk"la başlıyor. Galiba siz Pinhan'cılardansınız :) Elif Şafak'la tanışmayı ben de çok istiyorum. Çok şanslısınız gerçekten. Ben de Gülten Dayıoğlu'yla tanışma şansı bulmuştum.
Gelelim "fıstık tası"na. Gerçekten de haklısınız kitap okumak keyiftir. Çayımı ve birkaç atıştırmalığımı , tabii ki de fıstık tasımı almadan başlamam. Gerçekten kitap okumak bir sanat bile denebilir :)

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...